Frit Nedir?
Frit; camın özel olarak üretilmiş, kırık haldeki formudur ve sırın ana bileşenini oluşturur.

Frit Nasıl Üretilir?
Çeşitli hammaddelerin toz halde karıştırılması ve özel frit fırınlarında frit pişirme yöntemi ile viskoz sıvı haline dönüştürülmesi ile üretilirler. Bu işlemden sonra su veya hava yardımıyla hızla soğutulan frit, granül veya camsı ince parçalar halini alır.
Sırın ana bileşenini oluşturan frit, özel bir çeşit cam olduğu için, camların ana karakteristiklerini bilmek, frit kompozisyonlarının geliştirilmesi, üretilmesi ve kullanılmasında çok önemlidir.
Camlar genel karakteristikleri açısından incelenirken kimyasal özellikleri, mekanik özellikleri, optik, termal ve elektriksel özellikleri önemli parametrelerdir.

Frit Oluşumu
Camlar genellikle çok iyi kimyasal dirence sahiptir. Camlarda olduğu gibi cam seramik sırları da genellikle alkali ve asitlere karşı iyi kimyasal dirence sahiptir. Başka bir deyişle sırlara kimyasal direnç özelliğini, bir çeşit cam olan fritler vermektedir.
Firitli sırlarda Zr ilavesi, yüksek kırınım indisleri sağlar, kimyasal dayanımı arttırır. Düşük miktarlarda bulunması opaklık için yeterli değildir. Sırda opaklık eldesi için zirkonyum silikata ihtiyaç duyulur. Fakat bu sırlar maliyetli olduğu için araştırmalar daha az maliyetli sistemlere yönelmektedir. Bunlardan biriside CaO-MgO-sio2 sistemleridir. Bu sistemde gelişen önemli fazlardan biriside diopsittir.
Beyaz seramik sırlarının pek çoğu zirkonyum fritleri kullanılarak elde edilir. Bu fritlerde opaklık seramik karoların pişirimleri sırasında ortaya çıkan çeşitli kristal fazlarından kaynaklanmaktadır. Temel kristal faz Zr2SiO4'tür. Başlangıç fritinin kimyasal bileşimine bağlı olarak diopsit, wollastonit vb. çeşitli fazlarda oluşabilmektedir. Zirkonyum sırlarının seramik yer ve duvar karosu kaplamalarında kullanılması sadece yüksek beyazlık indisi sağlamalarından kaynaklanmaz. Aynı zamanda mükemmel mekanik ve kimyasal özelliklere sahiptirler ve endüstride kullanılan pişirim çevrimlerine kolay uyum sağlarlar.
Bir önceki yazımız olan Çankırı Havzası Jeolojisi başlıklı makalemizi de okumanızı öneririz.